8 Kasım 2012 Perşembe

Maskeni çıkar kendin ol!






































la petite olarak yaşadıklarımı yazıp  üstüne stil çalışmaları yapmayı seviyorum. Çünkü o zaman yaptığım çalışmaların, anlattığım stillerin bir anlamı ve ruhu olduğuna inanıyorum.

Bu hafta bir çok toplantıya katıldım ve onlardan birinde yaşadığım bana ilham olan bir olayı sizlerle de hemen paylaşmak istedim.


Toplantılardan birinde, sohbet ettiğim ve karşımda bütün hoşluğuyla duran bayanın giydiği kıyafet ilgimi çekti.
Stil ile bu kadar çok ilgilendiğim için, ilgim artık oraya gidiyor. Aslında şunu da anladım ki, dikkatlice bakmayı öğrenirseniz ve onları okursanız insanların giydiklerinden kişiliğini ve ruh halini de az çok çıkarabilirsiniz.

Benim dikkatimi çeken gömleğinin altında sarkan bluzuydu. Bluzu gömleksiz giyildiği zaman gayet seksi ve karşımdaki güzel bayana oldukça da yakışacak bir bluzdu. Fakat üstüne, altındakilerle hiç bağdaşmayacak gayet spor bir gömlek giymişti. Ve tabiki düğmeleri kapamıştı, ben alttan kıl payı fırlayan bluzun ucunu görebilmiştim.


Sana bir şey sorabilir miyim dedim? Tabiki dedi. 
Gömleğinin altından sarkan bluzu niye giydin dedim? Önce şaşırdı ama sonra gülümsedi.
Şöyle cevap verdi, altıma giyecek bluz bulamadım sabah bunu giydim.

Samimiyetimize güvenerek, ben stil danışmanlığı yapıyorum o yüzden sürekli bunlara bakmak işim olduğu için dikkatimi çekti dedim. Ne kadar dikkatli sin kimsenin fark ettiğini sanmıyorum dedi.

Peki ne düşünüyorsun giysim hakkında dedi?

Dedim ki gerçek düşüncemi söyleyeyim mi? gözlerine baktım ve aslında bana gözleriyle de onay verdiğini anladım.

Dedim ki, karşımda kendi dişiliğini saklamaya çalışan ama bundan mutsuz olduğu için de seksi bluzlarını içine giyerek tatmin olmaya çalışan bir kadın görüyorum.
Önce şaşırdı, hemen arkasından evet olabilir nerden bildin dedi. Ve arkasından ilave etti, şimdilik böyle dolaşmam  şu andaki toplum şartlarına göre daha uygun.

Bu akşam bu güzel arkadaşım bana çok şey öğretmişti, kendimizi stilimizi ruhumuzu insanlar ne der ne söyler, nasıl eleştirir diye saklamayı ve kendi içimizde bastırılmışlıklarımızla yaşamayı tercih ediyoruz, maalesef ki bazen bunun farkında bile olamıyoruz.

Güzel arkadaşım sabah bluzunu seçerken, gerçek duygularının bile farkında değildi bence.
Kendine bile itiraf etmeden giymişti bluzunu.

Çoğu zaman maalesef maskelerimizle dolaşıyor, kendimiz olmayı reddediyoruz ama ruhumuz acı çekiyor.
İçimizde farklı bir ruh varken dışımızda farklı bir insan oluyor ve kendimize bile böylece uzaklaşıyoruz.

İçimizle dışımızın, ruhumuzla stilimizin aynı olduğu günler dileyerek sizleri kocaman öpüyorum.

Sevgiler,
la petite Dolly 





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder