3 Aralık 2012 Pazartesi

Sahne benim yatak odam "Doruk Şengün"




Sidikli Kasabası müzikalini seyrettikten sonra bu kadroyu inanılmaz merak ederek uyuduğum bir akşam olmuştu. Oyunu seyrettikten hemen sonra da zaten blogum da düşüncelerimi yazmıştım. Ve içimden dedim ki ya ekipten birileri ile röportaj yapma şansım olsa keşke ne güzel olur ve hemen aksiyona geçtim. Baş rol oyuncusu Doruk Şengün'ü araştırmaya başladım ve twitter da buldum. Sizinle röportaj yapabilir miyim diye yazdım ve hemen inanılmaz kibar bir cevap geldi.

Cuma günü beni kuliste beklediğini söyledi sevgili Doruk. Açıkçası inanılmaz heyecanlıydım çünkü ben acemi olarak ama inanılmaz zevkle yapıyorum röportajlarımı. Acaba sorularımı beğenir mi, acaba nasıl bir sohbet olacak diyerek birazda stres olarak kulise girdim. Fakat Dorukla karşılaştığım anda aslında çok rahat bir söyleşi olacağını sezdim. 


Doruk tam bir Koç burcu adamı. Kararlı, azimli, dik başlı, iddialı, çizgi dışı, eğlenceli, komik, zeki, lider, marifetli,  ukala ama sevimliliği ve şeytan tüyü ile tolere eden biri. Ortamlarda her zaman fırlama olan bir tip vardır ya işte o Doruk, ne yapsa kızmazsınız ne yapsa onu seversiniz ya işte öyle biri Doruk.





Siz diye başladığım ama sonrasında sen diye devam ettiğim, stresle başladığım ama sonra gülerek bitirdiğim harika bir söyleşi oldu.



Kendine Performans sanatçısı adayı diyen "Doruk Şengün" namı diğer "Doruk Show" ile Sidikli Kasabası müzikalini, hayata bakış açısını, performanslarını, aşkı, başarıyı, stili kısacası her şeyi konuştuk :)











- Doruk Şengün; hem dans, hem müzik, hem oyunculuk yapıyor. Bu kadar genç yaşta bu kadar çok şey yapmanın sırrı nedir?

Tanrı öyle istemiş aslında, ben 6 yaşında bale yaparak sahneye çıktım. 

- Hemen araya giriyorum ve soruyorum, yani ruhun bir misyonu olduğuna ve aslında bunu yaptığınıza inanıyor musun diyorum? 
Evet ben bu işi yapmak için buraya geldim. Dünyaya katkım, üretmek ve yaratmak. 

Ve devam ediyor evvelki sorunun cevabına, ben 4 yaşında gelen misafirlere dans edermişim beni izlemezler ise ağlayıp gidermişim.
İlkokuldan itibaren de ne zaman bir şey yapılsa Doruk gelsin Doruk yapsın denirmiş. Bilmem ne gecesi var Show yapılacak hemen ilk akla gelen isim Doruk olurdu. Misafir gelirse çiçeğini Doruk versin denirdi, benim hevesimi yeteneğimi görürlerdi ve desteklerlerdi. Küçüklüğümden beri oyuncu olacaksın sen denirdi zaten. 
Ben kendimi bildim bileli de  dans ediyorum, şu tarz bu tarz diyemem hepsini yapmaya çalışıyorum. Bir çok dansı kendimce yorumladım. 
Müzikle ise son 2 senedir çok daha yakından ilgileniyorum.

- Sitenin ismi zaten Doruk Show. Bunların hepsini birleştirdiğin bir platform sanırım değil mi?
Evet, her şeyi yapabilen bir adamın Show'u aslında. Türkiye de bunun eksikliği var şu anda, ben şu anda yapabiliyorum demiyorum ama ilerde yapabileceğime inanıyorum.

- Müzik ile ilgili şu anda neler yapıyorsun?
Türkiye de ki arkadaşlarım ve Londra da yaşayan arkadaşlarım arasında bir müzik ağı oluşturdum. Orada ve burada bir ekibim var.
Özellikle de yaptığımız şarkıların teknik kısımlarını Londra Metropol Müzik stüdyolarında yapıyoruz. Craig Davies, Faithless, Armada grubun master mühendisi ile şans eseri tanışıp çalışmak nasip oldu. 
Senede yaklaşık 4-5 kere djliğini kendim yaptığım CJ (Coco Jambo) partileri düzenliyoruz. Fırsat bulduğum da soul müzik yaptığımız küçük bir grubumuz var. 

- Sidikli Kasabası müzikali projesi sana nasıl geldi?
Konservatuvarda ki arkadaşlarımla 2010 yılı mayısında Genç Günler festivaline bu oyun ile katıldık. Oyunu kendimiz çıkarıp, rolleri yerleştirip oynadık. Oynadıktan sonra Devlet Tiyatrosu sağ olsun bu eseri ve projeyi çok beğenip, biraz risk alarak tarihinde ilk defa bir eseri hiç bir şeyine dokunmadan bütün elemanları ile komple bünyesine kattı. Şu anda da yaklaşık 120. oyunu sahneliyoruz. Güzel bir şekilde ilerliyor. Şu anda bütün vaktimi bu alıyor.

- Rol dağılımı nasıl oldu?
Çoğumuz sınıf arkadaşıyız, bunu bu oynar şunu sen oyna diye kendi aramızda karar verdik. Birbirimizi iyi tanıdığımız için herkes birbirine sen şunu oynarsın dediği zaman evet ya ben onu çok iyi oynarım dedi. Hemen roller benimsendi.

- Sidikli Kasabası kadrosu oyuncularının birlik enerjisinde ve aynı sinerjide olmasının nedeni bu mu?
Evet, aynı dönem öğrencileri olmamız.

- Peki neden Memur Lockstock rolü sana geldi sence? Ortak noktalarınız var mıdır?
Çok ortak noktaları var. Dün oyuna liseden beden eğitimi öğretmenim geldi, kendini oynuyorsun eşşoğlu eşşek bizi niye çağırdın dedi :) Biz başka bir şey göreceğiz diye geldik sen kendini oynuyorsun dedi.
Ben Lockstock ta süper egomu buluyorum aslında, çünkü Lockstock'un gücü, ukala konuşması beni etkiliyor. Bazen karşımdakine bende öyle konuşmak, öyle etkilemek istiyorum. Adam güçlü ve başına buyruk. Bütün kurulu sistemin içinde her şeye rağmen kendi sistemi olan bir adam. Ben benim diyen bir adam. Anlatıcı olarak da bir kudreti var. Ben başlatırım ben bitiririm, siz istediğinizi yapın her şey bende biter diyen bir üslubu var. O da benim hoşuma gidiyor.
Aslında biraz bende öyle biriyim, arkadaşlarımla program yaparken siz konuşun ben söylediğim zaman gideriz derim ama bunu ukala olarak söylemem. Bana küçüklüğümden beri verilen liderlik yeteneği. Babamın bana bir lafı var "uydu olma merkez ol" derdi. Bende hep merkez olmaya gayret ettim. Ay olmaktansa dünya olmayı seviyorum.

- Önümüzdeki günlerde/yıllarda vizyonun ve hayalin nedir?
Bir sürü projem var. Burada söylemek istemiyorum ama hangisini doğru zaman da nereye yerleştirmem gerektiğini düşünüyorum şu anda. Daha çok şey yapacağım ve daha çok farkındalık katacağıma inanıyorum.

- 10 sene sonra Doruğun kendini gördüğü bir yer var mı?
Maalesef Türkiye de benim kendimi konumlandırdığım yerle alakalı bir yer yok. Ben 10 sene sonra gerektiğinde müzikal yapabilen gerektiğinde sinema filminde de rol alabilen (Hollywood yıldızları gibi mi yani diyorum, evet diyor) biri olmak istiyorum. Ben sadece oyuncu olmak istemiyorum ya da sadece müzik yapmak istemiyorum. 

- Ruhunu yaptığın işler ile ifade ettiğini düşünüyor musun?
Evet. Benim bir lafım vardır, "Sahne benim yatak odam. Ben sahneye çıktığım zaman "hoş geldiniz yatak odama" birazdan çok güzel bir seks yapacağız sizlerle. Ve kaçarı yok bana aşık olup ineceksiniz yataktan diyorum." Sahneye verdiğim önem ve kendimi hissettiğim durum bu. Ne kadar çok seyirci o kadar az heyecan. Mesela ben provalarda daha rahatsızım dır. Çünkü prova kesilmeye müsait ve bu benim yaratıcılığımı kesmeye müsait.

- Herkesin hayatında düştüğü zamanlar vardır, Doruk düştüğünde nasıl kalkar?
Benim ufak bir kaç şeyde bile hemen moralim bozulabilir. Üst üste konuları birleştirip kurmaya başlarım, kurmaya çok müsait bir yapım var. Oda olmadı bak oda olmadı oda aramadı buda kötü gidiyor zaten diye diye. Ama aynı zamanda çok çabuk ve kolay mutlu olabiliyorum beni kötü ruh halimden çıkaran şey bu. Bir sürü kötü şey üst üste olsun ama bir anda küçük iyi olay olsun hemen mutlu olurum, bütün üzüldükleri mi unuturum. Bu sefer de, sürekli olumluları görmeye başlarım. O zaman da çok uçuyorum. Öyle gidip geliyor ruh halim bazen. Sanatçı denilen ruh hali bu oluyor sanırım.


- Aslında hiç öyle olayları kafanda çabuk kurmaya başlayacak biri gibi gözükmüyorsun, içinde tezatlıklar var sanırım?
 Ben hiç göründüğüm gibi değilim aslında. İçimde, dışarı gösterdiğim kadar güçlü değilim . Kalkanlarımın içini görebilen sadece bir kaç kişi var.

- Başarı senin için nedir?
Başarılı olmayacağım bir şeye adım atmam. Adım atarsam da başarılı olurum.

- Ruhunun, işinin, hayatının ve stilinin ortak noktaları nedir sence?
Çizginin dışında olmak. Farklı olmak.

- Aşk için düşüncelerin?
Lazım. Aşk lazım! Şu anda 25 yaşındayım, su yolunu bulur. Geleceği oturtmam ve güvenceye almam için önce işi düşünmem gereken bir zamandayım. Teknik bir süreç var şu anda ama belki 10 sene sonra böyle söylemeyeceğim daha bir aşk zamanı olacak ama şimdi öyle söylemiyorum. Şimdi iş biraz daha ağır basıyor.

-Doruk için moda ve stil nedir? 
Modayı takip etmeyi severim ama giysileri kendime göre yorumlayıp. Hem modayı çağrıştıracak ama aynı zamanda Doruğun yorumu olmasını severim.
Farklı ve zevkli olmayı seviyorum. Her yerden giyinirim, pazardan da alabilirim çok pahalı bir yerden de giyinebilirim ama mutlaka kendime göre yorumlarım.

- Stilini hangi kelimeler ile anlatmak isterdin?
Kabul edilebilinir sıra dışılık








Bu harika sohbet, samimiliğin ve misafirperverliğin için çok teşekkür ederim. 
Adım adım yükseleceğine olan güvenim tam, umarım başarılarının her basamağında seni yazma şansım olur :)


1 yorum:

  1. kendisini izledim ve göze çarpan kişilerden birtanesiydi başarılarının devamını bende tüm samimiyetimle istiyorum

    YanıtlaSil